Trendeyim. Gece bir yorgan gibi örtmüş şehrin
üstünü, pencereden dışarıyı izleyemiyorum bu yüzden. Bir çocuk elinde kırmızı
bir balonla koşup duruyor, bana bakıp bakıp gülüyor, ona bakıyorum bazen...
Arkamda da iki tane kadın konuşuyor. Trenin sesine eşlik ediyor konuşmaları...
Nasıl desem, herhalde canım sıkıldığından dolayı kulak misafiri oluyorum
onlara...Kadın yanındaki kadına:
Kaç defa unuttum diye itiraf ettim kendime.
Evet, unuttum ya dedim. Bu sefer unuttum dedim. Yeminler ettim kaç defa. Büyük
yeminler ettim. Söz verdim. Onu düşünmemek için söz verdim kendime. Ama
unutamadım işte UNUTAMADIM. Unuttum denilince unutulmuyor...Ne yapacağını
şaşıyor insan. UNUTULMUYOR...Ne yaparsan yap unutulmuyor. Geçen gün
oğlunu gördüm, sokakta top oynuyordu arkadaşlarıyla, oturdum hüngür
hüngür ağladım biliyor musun? Aynı onun gibi gülüyordu çocuğu da, ne kadar çok
benziyordu. İçim cız etti. Yüreğimin yerinden söküldüğünü hissettim. Nefessiz
kaldığımı düşündüm. UNUTULMUYOR!.. Ne yaparsan yap...Ne kadar yemin edersen
et... Kaç yıl geçerse geçsin...Unutulmuyor.
Unutulmaz...
Hakan Altay
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder